MrJazsohanisharma

Duada Ayrıntı Meselesi


Son yıllarda özellikle sosyal medyada çokça gündem olan dua ederken ayrıntı vermek ile alakalı birkaç hususa değinmek istiyorum. Çünkü bu husus bilen bilmeyen herkesin konuştuğu bir mecrada çok farklı bir hale gelmiş durumda. Öyle ki insan dua etmeye çekiniyor. Yapılacak kısa bir dua pişmanlık sebebi olacakmış gibi bir algı oluşturuluyor.


Her hususta olduğu gibi bu hususta da Kur’an ve sünnetteki dualar bizim için çok büyük bir rehber. Rabbimizin ve peygamberimizin bizlere öğrettiği duaları okumak bu duaları öğrenip sürekli yapmakta büyük fayda var.


Peki bu dualara baktığımızda aşırı detay görüyor muyuz? Mesela Allah’a evlenmek için dua eden bir kimse için Kur’an-ı Kerim’deki şu duayı inceleyelim.


Onlar, “Ey rabbimiz! Bize göz aydınlığı getirecek eşler ve çocuklar bahşet; bizi muttakilere öncü yap!” derler.[1]


Bu duada göz aydınlığı olmasının dışında istenilen eş veya evlat için bir ayrıntı görmüyoruz. Bu durumda bu duayı yapıp sonrada hasbelkader kısa boylu veya kel bir kişiyle evlenen kişi yanlış dua mı etmiş oldu?


Detay vermiyor diye Kur’an’daki duaları yapmayalım mı?


Biz ağzımızdan çıkan her kelimeye dikkat etmekle mükellefiz buna dualarda dahildir. Haşa! Sanki aciz bir varlıktan istiyoruz da gücü yetmez o yüzden az isteyelim şeklinde dualar edilmez. “Allah’ım! Evleneyim de nefes alsın yeter.” Şeklinde bir dua Allah’ın güç ve kudretini takdir edememenin bir sonucudur. Allah’tan neden en güzelini istemeyelim?


Veyahut, “Yeter ki atanayım da neresi olursa olsun.” diye bir duadan ziyade Allah’tan en güzel neticeleri, sonuçları isteyelim. En azını istemek en kötüsünü istemek neden? Bu örnekler daha fazla da arttırılabilir.


Bizler rabbimizden en güzelini en iyisini isteyeceğiz. Dualarımızı tam bir bilinç ve şuurla yapacağız. Ama dualarımızda her detayı en ince ayrıntısına kadar vermek böyle bir şeyi zaruri tutmak kişileri duadan uzaklaştıracağı gibi sürekli dua etmeninde önünde bir engel oluşturur. Oysa peygamberimiz(sav) sürekli Allah’ı tesbih eder, dua ederdi.


Bir diğer husus ise dualarımızda hakkımızda hayırlı olanı istemek…


Birtakım insanlar bu duanın evliyaların duası olduğunu herkesin buna dayanamayacağını dolayısıyla böyle dua edilmemesi gerektiğini söylemekteler. Oysa bu duayı peygamber efendimiz bizlere öğretmektedir.


Hz. Aişe validemiz anlatıyor: Hz. Peygamber (sav) bana şu duayı öğretti:


“Allah’ım! Ben senden şu an ve ilerdeki zaman (dünya ve ahiret) için -bildiğim, bilmediğim- bütün hayırlı şeyleri istiyorum.”[2]


Öyle bir hale geldik ki ne bir şeyin hayırlısını isteyebilir ne de dua eder olduk. Oysa kulluğun sırrı duadaydı. Oysa dua ibadetin özüydü.


Rabbim hakkımızda her şeyin hayırlısını nasip eylesin. Razı gördüğü şeylere rıza gösteren kullarından eylesin. Gönlümüzü genişletip açsın.

Bu vesile ile dua eder dua beklerim.

 

 



[1] Furkan Suresi 74

[2] İbn Mace, Dua, 4, no: 3846

*

Yorum Gönder (0)
Daha yeni Daha eski